İstanbul, 15 Eylül 2023—Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ) Cuma günü yapılan bir açıklama ile Türkiyeli yetkililere gazetecilere saldırmaktan yargılananları tahliye ederken gazetecileri haber yaptıkları için hapsetmekten vazgeçmeleri için çağrıda bulundu.
Tatvan 2. Asliye Ceza Mahkemesi Haziran ayında yerel gazeteci Sinan Aygül’e saldırmak suçlamasıyla tutuklanan Tatvan belediye başkanının korumaları Yücel Baysali ve Engin Kaplan’ı 14 Eylül 2023 günü tahliye etti.
Aynı gün Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi ve Bitlis 2. Ağır Ceza Mahkemesi Abdurrahman Gök ve Mehmet Şah Oruç’un tahliye taleplerini reddettiler. İkisi de Mezopotamya Ajansı muhabiri olan gazeteciler Nisan ayından beri tutuklu olarak yargılanmayı bekliyorlar.
Gök ve Oruç habercilik faaliyetleriyle alakalı olarak terör örgütü üyeliği ve propagandası suçlamalarıyla yargılanıyorlar. Avukatları Resul Temur’un CPJ’e aktardığına göre suçlu bulundukları takdirde üyelik suçunun tavan cezası 15 yıl hapis; propaganda suçunun ise 7.5 yıl.
CPJ’in Türkiye Temsilcisi Özgür Öğret: “Perşembe günü Türkiye’de gazetecilik adına hüzünlü bir gündü. Çalışmalarından ötürü hapsedilen gazeteciler Abdurrahman Gök ve Mehmet Şah Oruç hayatlarının birkaç ayını daha parmaklıklar arkasında geçirecekken gazeteci Sinan Aygül’e vahşice saldıranlar dava devam ederken özgürlüğün keyfini sürecekler” dedi. “Türkiyeli yetkililer gazetecileri işlerini yaptıkları için cezalandırırken onlara saldıranları koruyorlar. Yetkililer Gök ile Oruç’u serbest bırakmalı ve Aygül’ün güvenliğini sağlamak için harekete geçmeliler.”
Perşembe günkü duruşmada Baysali ve Kaplan Bitlis News haber sitesinin Genel Yayın Yönetmeni ve Bitlis Gazeteciler Cemiyeti’nin Başkanı Aygül’ün kendilerine hakaret ettiğini iddia ettiler. Tahliyelerini talep eden sanıklar tutuklanmalarının yanlış olduğunu ve yargılanması gerekenin onlar değil Aygül olduğunu öne sürdüler.
Sanıkların avukatları da Baysali Aygül’ü darp ederken kameraya yakalanmış olmasına karşın kasten yaralama suçlamalarına itiraz ettiler. Polis memuru olan Kaplan da aynı videoda duruma müdahale etmeye çalışanları silahına dokunarak caydırırken görülüyor.
Eskiden Twitter olan bilinen X’e yüklediği bir videoda Aygül “can güvenliğinin olmadığına” inandığını söyledi. Duruşmadan sonra CPJ’e konuşan Aygül saldırının mağduru olarak tutuklansaydı buna şaşırmayacağını söyledi. Mahkeme bir sonraki duruşmanın tarihini 14 Aralık olarak belirledi.
CPJ’in incelediği iddianamelere göre Gök ve Oruç yasadışı örgüt Kürdistan İşçi Partisi (PKK) ile bağlantılı oldukları iddiasıyla terörizmle suçlanıyorlar. Bu iddiaların temelinde gazetecilerin profesyonel çalışmaları ve Türkiye’nin terör örgütü olarak tanıdığı PKK ile bağlantılı olduklarını itiraf eden tanıkların gazetecilerin aleyhindeki ifadeleri bulunuyor.
Gök ve avukatları mahkemeye dosyada somut delil bulunmadığını söylediler ve suçlamaların Gök’ün 2017 yılında genç bir adamın polis tarafından öldürülmesini konu alan ödüllü haberine misilleme olduğu şeklinde savunma yaptılar.
Oruç ve Temur Bitlis mahkemesine dosyanın gazetecinin haber çalışmaları üzerine kurulduğunu ve Oruç’un terörizm ile bağlantısının bulunmadığını anlattılar. Duruşmaya getirilmeyen Oruç SEGBİS üzerinden yaptığı savunmasında “Kürt gazeteciliği kriminalize ediliyor” dedi.
CPJ’in en son 1 Aralık 2022 tarihinde gerçekleştirilen yıllık hapishane sayımına göre Türkiye o tarihte parmaklıklar ardında bulunan 40 gazeteci ile dünyanın en çok gazeteci hapseden dördüncü ülkesiydi. Bunların yarısından çoğu Kürt gazetecilerdi.
Mahkemeler Oruç’un bir sonraki duruşma tarihini 31 Ekim, Gök’ünkini ise 5 Aralık olarak belirlediler. CPJ’in Diyarbakır ve Bitlis Cumhuriyet Başsavcılıkları ile Tatvan Belediye Başkanlığı’na gönderdiği e-postalara yanıt gelmedi.
Gök 2022 yılında propaganda suçundan 18 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Dava halen Yargıtay’da bekliyor.